OSTİM Teknik Üniversitesi 2025-2026 Akademik Yıl Açılış Töreni İlk Ders Filistin başlığıyla gerçekleştirildi. Tören kapsamında ilk ders Roketsan Genel Müdürü Murat İkinci tarafından verildi.

Akademik Yıl açılış konuşmaları; OSTİM Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Yülek ve OSTİM Yönetim Kurulu Başkanı ve OSTİM Teknik Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Orhan Aydın tarafından gerçekleştirildi.

“Öğrencilerimiz geleceğin yetkinliklerine hazırlanıyor”

OSTİM Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Yülek, Roketsan’ın Türkiye için önemine dikkat çekti. Yülek, “Roketsan bizim açımızdan çok önemli bir şirket. En çok mezunumuzun istihdam edildiği şirketlerin başında geliyor. Mezunlarımız Roketsan, Havelsan, Aselsan ve TUSAŞ gibi Türkiye’nin önde gelen savunma sanayi kuruluşlarında kariyerlerine başarıyla devam ediyor.” dedi.

3. nesil üniversite vizyonuna işaret eden Rektör Yülek, şunları kaydetti: “Türkiye’nin dünya çapında ürettikleriyle öne çıkan bir konuma gelmesi için gerekli olan insan kaynağını yetiştirmeyi en temel görevimiz olarak görüyoruz. Dünya üniversite yapılarının çok önemli ve köklü değişiklikler geçirdiği bugün biz de sanayi dünyasının kalbinde konumlanan bir üniversite olarak start-up ekosistemi, teknopark ve girişimcilik merkez ile öğrencilerimizi geleceğin yetkinliklerine hazırlayan özgün bir OSTİMTECH modeli geliştiriyoruz.”

OSTİM üretim ekosistemine vurgu yapan Prof. Dr. Murat Yülek, “Bu kadar büyük bir ekosistemi, bu kadar büyük bir yerleşkesi olan 6.500’den fazla fabrikası olan bir yerleşkedeyiz. Gençler, bu ekosistem dünya üzerinde başka hiçbir ülkede başka hiçbir üniversitede yok. Bunun farkında olmamız lazım. Ben bu açıdan çok kısmetli bir rektörüm.” dedi.

Gazze’deki katliamın insanlık vicdanını derinden yaraladığını dile getiren Yülek, şu mesajları verdi: “İlan edilen ateşkes, her ne kadar geç kalınmış olsa da bölge halkının nefes alabilmesi adına önemli bir adımdır. Ancak kalıcı barışın tesis edilmesi, yalnızca çatışmaların durmasıyla değil, adaletin, insan haklarının ve özgürlüğün güvence altına alınmasıyla mümkündür. OSTİM Teknik Üniversitesi olarak bizler, dünyanın neresinde olursa olsun zulmün karşısında, barışın, bilimin ve insanlığın yanında yer almaya devam edeceğiz.”

Dünyanın iyiliği için

OSTİM Teknik Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Orhan Aydın, OSTİM’in yarım asrı aşan tecrübe ve birikimleriyle kurduğu OSTİM Teknik Üniversitesinin yaşanabilir bir dünyayı tesis etmek, yeni bir dünyayı inşa etmek niyetiyle yola çıkan bir üniversite olduğunu vurguladı.

Yaşanabilir dünyanın inşası için üretim tarafında mücadele ettiklerini belirten Başkan Aydın, şunları söyledi: “Bilim ve teknoloji alanında inşallah üniversitemizin yaptığı çalışmalarla bunu daha da taçlandıracağız. Çünkü dünya maalesef yaşanamaz hale gelmiş durumda. Gelecek kurgusunda belirsizlikleri artıran bir dünyada yaşıyoruz. Maalesef bu huzursuzluğu çıkaran düşünce bu barışla duracak bir düşünce değil. Bunlar bu savaşı, ırkçı emperyalizmi kendilerine din haline getirmişler, dolayısıyla burada bunları durdurabilecek bir tek güç var, bilim ve teknoloji. Başka türlü bu dünyayı yaşanabilir hale getirmek mümkün gözükmüyor.

OSTİM Teknik Üniversitesi ve Ostim Teknopark olarak da biz bu niyetle yola çıkıyoruz. Çok değerli hocalarımız, çok değerli öğrencilerimizle birlikte inşallah dünyayı hep beraber yaşanabilir hale getireceğiz. Niçin bunu yapıyoruz? Dünyanın iyiliği için.  Dünyaya geliş sebebimiz, Bu dünyayı imar etmek, mamur etmek, yaşanabilir hale getirmek bu bizim yaşam felsefemiz. Filistin’deki şehitlerimize ve geçmişte bu ülkeyi bize emanet eden şehit ve gazilerimize saygı ve minnet duygularımı iletiyorum. Yeni eğitim öğretim yılının hayırlar getirmesini temenni ediyorum.”

Türkiye’yi kendi teknolojisiyle uzaya çıkaran ilk kurum Roketsan

Roketsan Genel Müdürü Murat İkinci, akademik yıl açılış dersinde OSTİM Teknik Üniversitesi öğrencileriyle bir araya geldi. İkinci, Roketsan’da yürütülen hava savunma ve uzay çalışmaları hakkında öğrencilerle ufuk açıcı bilgiler paylaştı.

Türkiye’nin savunma sanayii yatırımlarının ne kadar kıymetli olduğunun görüldüğü günlerden geçildiğine dikkat çeken İkinci, “Gazze’de ve dünyanın birçok yerinde aslında güçlünün kuralı koyduğu, güçsüzün zulme uğradığı bir dünya sürecinin içerisinden geçiyoruz. Ülkemizin aslında Kıbrıs Barış Harekatından sonra özellikle bağımsız savunma sanayiinin kurulması konusundaki çabalarının ve gelmiş olduğu noktanın da ülkemizin geleceği, güvenliği, çocuklarımızın geleceği açısından da ne kadar isabetli bir karar olduğunu da hep beraber gördüğümüz günlerdeyiz.” dedi.

Türk Silahlı Kuvvetlerinin ve 40’tan fazla ülkenin kullanmış olduğu akıllı füze ve roket sistemlerini geliştirdiklerini anlatan Murat İkinci, şu bilgileri paylaştı: “Roketsan’ın sahibi olduğu en önemli varlık aslında nitelikli insan kaynağı, Roketsan’ın şu anda 6.500’den fazla çalışanı var. Bunların da 3 binden fazlası Ar-Ge çalışmalarında faaliyet gösteriyor. Ar-Ge çalışmaları kritik teknolojilerin geliştirilebilmesi için çok önemli.”

Roketsan’ın en önemli çalışma alanlarından birinin de uzay olduğunu aktaran Genel Müdür İkinci, “Bizler sadece roket ve füze teknolojileri konusunda da çalışmıyoruz. Bizim en önemli alanlarımızdan biri de uzay. Roketsan’ın şu anda Türkiye’de kendi uydumuzu uzaya taşıyacak olan fırlatma araçlarını tasarlama ve gerçekleştirme görevi var. Bu görevi yerine getirmek için de var gücümüzle gayret gösteriyoruz. Roketsan, Türkiye’yi kendi teknolojisiyle uzaya çıkaran ilk kurum. Bizler müteakip defalar atmış olduğumuz roketlerimizle kendi ürünlerimizi uzaya taşıdık ve uzaydaki denemelerimizi başarıyla gerçekleştirdik. Bizim şuandaki görevimiz, kendi üretmiş olduğumuz uyduları uzaya taşıyacak araçları üretmek.”

İlk ders Filistin

İlk Ders Filistin kapsamında OSTİM Teknik Üniversitesinde yüksek lisans öğrenimi gören Gazzeli öğrenci Tasneem Lubbad uluslararası kamuoyuna bildirisinde şunları kaydetti: “Bugün burada yalnızca OSTİM Teknik Üniversitesi’nde bir öğrenci olarak değil, Gazze’nin bir kızı, hayatta kalan ve zamanımızın en karanlık dönemlerinden birine tanıklık etmiş biri olarak sizlerin karşısındayım.

Ben Gazze’den geliyorum — dünyanın en yaralı ama en dirençli topraklarından.

Bir zamanlar öğretmendim, tercümandım, karate antrenörüydüm.

22 Aralık’ta iki roket her şeyi değiştirdi.

Yaralı halde hayatta kaldım, ama evimi, sevdiklerimi, sağlığımı ve geçmişimi kaybettim.

Yine de bugün buradayım, çünkü Gazze bana kutsal bir kelime öğretti:

Ṣumūd — “Dünya ne kadar zalim olursa olsun, insanlığından asla vazgeçmemek.”

Gazze’den gelen bir sesim ben — umudu bile hedef alınmış, ama asla teslim olmamış bir ses.

Bu yaşananlar yalnızca bir trajedi değil; dünyanın insanlık sınavıdır.

Ve her birimizin bu sınava vereceği bir cevabı olmalı.

Sesinizi yükseltin.

Eğitim verin.

Zulümden kâr edenleri boykot edin.

Ama en azından, sessiz kalmayı reddedin.”

“Dünyayı değiştirmemiz gerekiyor”

Sumud Filosu aktivistlerinden Zeynel Abidin Özkan, dünyayı yaşanabilir hale getirmenin farkındalığının oluştuğunu Sumud filosuyla gördüklerini kaydetti.

Özkan şunları söyledi: “7 Ekim Aksa Tufanı sonrasında başlayan bu soykırımın müsebbibi Gazze’liler değil, toprağı işgal eden ve sistemi ekonomiyle oluşturmuş oldukları teknolojiyle bugün Gazze’de uygulamış oldukları soykırımı belki yarın farklı bir bölgede uygulayabilecek bir zihniyetle de kavga etmek için sahadayız.

Dünyayı değiştirmemiz gerekiyor. Çünkü bugün dünyanın para sistemini ticaretini, teknolojisini üretenler bugün Gazze’de katliam yapmak için bunu kullanıyorlar.

Yarının yaşanabilir dünyasını hep birlikte inşa edebilecek ufka vizyona erişecek topluluklar buralardan yetişecek inşallah.

Bundan sonraki tüm üretimleriniz, dünyayı değiştirmeye ve nesillerinize yaşanabilir bir dünya bırakmaya yönelik olmalı.

Bütün insanların akıl, nesil, can, mal ve din emniyetinde yaşadığı bir dünyada hep birlikte yaşamak zorundayız. Bunu kurmakta hepimizin elinde. Siyonistler ve onu destekleyen emperyalistler güçlü değil. Şu an sadece biz zayıfız ve gerideyiz. Hep birlikte bunu inşa edeceğiz.”