OSTİM Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın, 16 Nisan 2017 tarihinde gerçekleşen Anayasa Değişikliği Referandumu sonuçlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Halkımızın sandığa giderek, yüksek bir katılımla demokratik olgunluk gösterdiğini dile getiren Aydın, “Referandum sonuçlarının ülkemize, milletimize, bölgemize hayırlı olmasını diliyorum.” dedi.
Huzur içinde geçen referandumun ardından çıkan kararın; yeni dönemde Türkiye’nin kalkınmasına, sanayileşmesine, refahın artmasına katkı sağlamasını beklediklerini ifade eden Orhan Aydın şunları söyledi:
“Anayasa değişikliğinin ülkemize, bölgemize ve tüm insanlığa hayırlı olmasını, hayırlı hizmetlere vesile olmasını diliyorum. Çünkü bu değişiklik her ne kadar kendi ülkemiz için gibi dursa da; Türkiye’nin tarihi ve coğrafyası itibariyle sadece bizi değil bütün medeniyet coğrafyamızı ilgilendiren bir karara dönüştü. Referandumun önemini bu şekilde görmek gerekiyor.
Bu değişiklikten sonra herkesin sorumluluğu da artmış oldu. Ülkemizin gelişmesi, kalkınması için bunu bir fırsata dönüştürmeliyiz. Hep beraber sorumluluklarımızı kuşanarak; hem ülkemizin kalkınmasına, hem bölgemizin kalkınmasına, adalete, hakkaniyete, eşitliğe, üretime dayalı yeni bir dünyanın oluşması konusunda da çabalarımızı bunun üzerine kurgulamalıyız.
Bunun hayata geçirilmesi için de herkesin kendi dairesinde başlayan ödevler, kendi bölgesi, ülkesi, dünya için yapması gerekenler var. Bu niyetle gerçekleştirdiğimiz her çalışmanın da ibadet olduğuna inanıyoruz. Yöneticilerimizin de bu niyette olduğuna; değişikliklerin, değişimlerin bu niyetle yapıldığına inanıyoruz.
Sorumluluklarımızın, üzerimize düşen görevlerin arttığı bir döneme girmiş oluyoruz. Bizler bunun farkındayız; geçmiş yıllardan beri hep bunun peşinde olduk. Bu duyguların, düşüncelerin hayata hakim kılınması için çabalar gösterdik. Bunları artırarak devam edeceğiz.
Üretim olmadan söylediklerimizin hiçbirisi gerçekleşmiyor. Üretimin niteliğini, kalitesini, teknolojisini yükseltmezsek özgür ve bağımsız olamıyoruz. Yabancıların ürünlerini satın alarak yeni bir medeniyet tesis edilemiyor. Bilimde, teknolojide ve sosyal alanlarda dünyaya örnek medeniyet çıkarttık, ancak durdurulduk. Yeniden hızlanmak, harekete geçmek ve mazlum ülkelere de yardımcı olma görevi Ülkemize düşüyor. Bu; çaba, çalışma ve üretmeyle olur.
Özellikle bilgiye dayalı üretim konusunu çözmeliyiz. Başkalarının teknolojisiyle, kendimize ait olmayan, üretmediğimiz bilgi ve teknolojiyle hep ‘izleyen’, başkalarının arkasından giden oluruz. Bu aşamayı hızlıca geçmemiz şart. Tarihte çok tatil yaptık. Bu tatili çok çalışarak, üç vardiya çalışarak telafi etmeliyiz. Hep beraber bir seferberlik halinde Ülkemizin yarınları için el ele vermeliyiz.”
